Merhabalar Azerbaycan Turizm ofisini tanıyabilirmiyiz,ne gibi faaliyetler yürütüyorsunuz?

Azerbaycan Turizm Ofisi, Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Turizm Kurulu’na bağlı yaratılmış, ülkenin turizm teklif ve ürünlerinin uluslarası platformlarda tanıdılması misyonu taşıyan ulusal promosyon kuruluşudur. 2018 yılında kurulan teşkilatın ana hedefleri, Azerbaycan'ın turizm endüstrisinin büyümesini desteklemek ve ziyaretçileri ülkenin seyahat imkanlarının yanı sıra zengin tarihi ve kültürel mirasını keşfetmeye deneyimlemeye teşvik etmektir. Amacımız turizm sektörü paydaşlarını bir araya getirerek bütünsel bir yaklaşım kullanıp turistler için en iyi deneyimleri yaratmaktan ibaret.

Bu yönümde attığımız ilk adımlardan biri 2018 yılında başlatdığımız “Bir Daha Bak” küresel pazarlama kampanyası aracılığıyla Azerbaycan’ın turizm tekliflerini yeniden konumlandırmak oldu. Seyahat sektörü üyeleri ile birlikte 30 uluslararası fuar ve etkinlik’de başarıyla tanıttığımız “Bir Daha Bak” kampanyası 20 ödüle layık görüldü. Küresel pazarlama kampanyamızda da ilettiğimiz gibi, aynı anda 6 ülkede kurulmuş uluslararası temsilcilikler aracılığıyla Azerbaycan’ın turizm tekliflerinin farklı bir açıdan tanıtılması sayesinde 2019 yılında 3.2 milyon uluslararası ziyaretçi sayısıyla 2018 ile kıyasta %11,4'lük rekor bir artış elde ettik.

Pandemi haberleriyle birlikte hem yerli hem de yabancı gezginlerin sağlık ve güvenliğini sağlamak, dünya ile bağlantıda kalmak için dijital fırsatları kullanmak, yerel endüstri partnerleriyle daha da yakın çalışmak ve tabii ki sürdürülebilir turizm ürünleri geliştirmek gündemimiz oldu. Önce sağlık ve güvenlik diyerek konaklama, gıda & içecek, turistik ulaşım sağlayıcılarında hijyen ve sanitasyon önlemlerinin alınması amacıyla yerel turizm partnerleri için ‘SAHMAN - Sanitation and Health Methods and Norms’ (Sanitasyon ve Sağlık Yöntemleri ve Standartları) programını geliştirdik. Diğer taraftan, seyahat acenteleri ve uluslararası turizm temsilcileri için Azerbaycan'ın sağlık inzivaları, gastronomi, şarap turları, kültürel miras ve daha pek çok konuda sunduğu ürünler hakkında bilgi sağlamak için bir e-öğrenme programı - Azerbaijan 101 ve tüm ziyaretçilerin Bakü’nün sayısız turistik yerlerini keşf etmeleri için salambaku.travel platformu sanal turlar için geliştirildi. Buna ilaveten, sadece Azerbaycan'ın turizm sektöründe değil, tüm dünyada kalifiye işgücü kaybına tanık olduğumuz bir döndemde çeşitli sektörlerde hizmet kalitesinin yükseltilmesine katkıda bulunmanın yanı sıra genel olarak turizm bilincini ve sektördeki istihdam oranını artırmayı hedefleyen ‘Tourism Training and Certification Centre’ (Turizm Eğitim ve Belgelendirme Merkezi) geliştirdik.

İlaveten, yürürlükteki uluslararası seyahat kısıtlamaları yüzünden Azerbaycan vatandaşları ve sakinleri arasında artan iç seyahat talebi nedeniyle ve bu zorlu zamanlarda endüstriyi desteklemeyi planladık. Bu hususta yerel sakinleri Azerbaycan'ın gizli mücevherlerini keşfetmeye teşvik etmek için birçok turizm tekliflerini bir arada toplayan “Macəra Yaxındadır” (“Macera Yakın”) adlı iç turizm kampanyası başlatıldı.

Azerbaycanın turizm stratejisi hakkında bilgi alabilirmiyiz?

Azerbaycan’ın turizm stratejisi, sürdürülebilirlik, rekabet gücü, hizmet kalitesi ve değer odaklılık, kamu-özel ortaklığı dahil olmak üzere 4 temel ilkeye dayanmaktadır. Bu ilkeleri göz önünde bulundurarak Azerbaycan’ın zengin kaynaklara sahip olması gerçeğine odaklandık ve sıfırdan ürünler yaratmak yerine tekliflerimizi bu avantajı kullanarak geliştirdik.  Azerbaycan, doğal güzellikleri ve harikaları, zengin mirası ve çok kültürlülük gibi önemli varlıklara sahiptir. Bu varlıklar sayesinde, pandemi döneminde hazırladığımız deneyimler doğada kuş gözlemciliği  ve çamur volkanları ile çevrili manzarada yıldız gözleminden Kafkas dağlarında yürüyüş parkurlarına kadar uzanmakta.

Azerbaycan’ın mevcut varlıklarını kullanma teşebbüsünün bir parçası olarak, eko-turizm ve agro-turizme yönelik bölgesel turizm gelişimi de faaliyetlerimiz arasında özellikle önemli yer alıyor. Ülkenin dört bir yanında, her birinin kendine has sunabileceği deneyimleri olan kırsal alanlarda turizm altyapısının geliştirilmesi için işlerimiz devam etmekde. Bu yönümdeki faaliyyetlerimize pazarlama araçları ve rezervasyon platformu aracılığıyla yerel konukevi sahiplerine satış ve gelirleri artırmalarında yardımcı olmak da dahil.

Belirttiğim misyonların yanı sıra inovasyon ve teknoloji, araştırma ve istatistik, turizm eğitim ve öğretimi, marka ve pazarlama iletişimi dahil olmak üzere stratejimizin diğer kilit unsurları dahilinde faaliyetlerimizi gerçekleştirmek amacıyla doğrudan turizm paydaşlarını bir araya getirdik. Bunun için Azerbaycan Otelciler Birliği (Azerbaijan Hotel Association), Azerbaycan Tur Rehberleri Birliği (Azerbaijan Tour Guides Association) ve Azerbaycan Seyahat Acenteleri Birliği’nin (Azerbaijan Travel Agencies Association) kurulmasına destek verdik.

Pandemi sonrası turizm stratejimize gelecek olursak, önceki yıllarda olduğu gibi Orta Avrupa, BDT ve Orta Doğu, Güney ve Doğu Asya’da faaliyetlerimizi sürdürmeyi ve Türkiye de dahil olmakla, yeni pazarlara açılmayı planlıyoruz.  Bildiğiniz üzere Azerbaycan ve Türkiye birçok alanda stratejik işbirliğini genişletiyor ve Türkiye vatandaşlarının pasaportsuz, sadece kimlik kartlarıyla Azerbaycana seyahat edebileceklerini göz önünde buldurursak, iş ilişkilerimiz sağlam bir zeminde büyüyecektir.

Neden Azerbaycan turizm için tercih edilmeli,Nereye gidilir?Ne yenir?

Öncelikle, Azerbaycana seyahat etmek için prosedür çok kolay. Türk vatandaşlar için pasaportsuz seyahatin yanı sıra diğer ülkelerin vatandaşları için de elektron vize başvurusu yapmak veya ülkeye girişte vize almak çok kolay. İlaveten, şu anda Azerbaycan ve Türkiye arasında haftalık uçuş sayı da artırılmış bulunmaktadır.

Azerbaycan’da turizm deneyimlerine gelecek olursak, daha önce de belirttiğim gibi son yıllar Azerbaycan tarihi, somut ve somut olmayan kültürel mirası, zengin doğal kaynaklarıyla ilgi çekmeye başlayan bir ülke. Şehir deneyimlerini tercih eden turistler başkent Bakü’de UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne alınmış Şirvanşahlar Sarayı ve Kız Kulesi ile birlike 12. yüzyıl yapısı surlarla çevrilmiş, labirenti andıran İçerişehirin, birinci sınıf müzelerin, 1800’lü yıllardan kalma, Bakü’ye Kafkaslar’ın Paris’i adını kazandırmış mimarlık numunelerinin veya hem geleneksel hem de dünya mutfağından lezzetli yemekler sunan kaliteli restoranların ve plajların tadını çıkarabilirler. Tarih severler ayrıca Büyük İpek Yolunun üzerinde bulunan, daha bir UNESCO Miras Listesi’ne alınmış tarihi merkezi ve Şeki Hanlar Sarayı ile birlikte unutulmaz bir deneyim yaşayacakları Şeki şehrini mutlaka ziyaret etmeliler. 

Bir zamanlar Büyük İpek Yolu üzerinde yer alan Azerbaycan'ın Doğu ve Batı'nın kesişme noktasındaki konumu sayesinde elde zengin bir tarihi ve kültürel geçmişe sahip olmamızın yanı sıra buradan birçok halkın geçmiş olması eşsiz hoşgörü geleneklerimizin şekillenmesine yardımcı oldu. Bugün Azerbaycan, Müslümanların, Hıristiyanların, Yahudilerin ve diğer birçok azınlığın yüzyıllardır barış içinde yaşadığı laik bir ülkedir. Bu nedenle, coğrafi konumumuz, çok kültürlü nüfusumuzun farklı düşünce ve inançların getirdiği hoşgörü kültürünü beslememize de yardımcı oldu. Azerbaycan halkının misafirperverliğine tanık olacak turistler farklı kültür ve gelenekler hakkında bilgi edinmek için yeni geliştirilmiş miras rotalarını deneyimleyebilecekler.

Tarihi ve kültürel mirasın yanı sıra 11 iklim türünden 9’unun mevcut olduğu Azerbaycan dağ ve ormanlardan bozkırlara ve yüzlerce kilometrelik sahil şeridine kadar, el değmemiş doğasıyla dikkat çekiyor. Tüm bu mucizevi kaynaklara sahipken yapay ürünler geliştirmekten ziyade sürdürülebilir ve çevre dostu ürünlerin geliştirilmesine odaklantık. Kırsal köyler, gözalıcı ormanlar, mutheşem manzaralarla çevrili göl ve şelaleler arasından geçerek büyüleyici Kafkas dağlarına götüren yeni geliştirilmiş yürüyüş parkurları, doğa harikası Kınalık ve Laza köyleri gibi eşsiz manzaraya ve endemik kuş türlerine sahip yerlerde kuş gözlemciliği, çamur volkanlarıyla çevrili aya benzeyen manzara eşliyinde glamping ve yıldız gözlemi yapılabilecek, yakın zamanlarda temeli atılmış Çamur Volkanları Turizm Kompleksi bunlardan yalnız bir kaçı.

Yeni dönemde sürdürülebilir deneyimler geliştirilmesi açısından bizim için çok önemli planlardan biri de işgalden kurtarılan Karabağ bölgesinde restorasyon sürecinin başlaması ve bu bölgenin son teknoloji tesis ve altyapıya sahip, uluslararası çapta seyahat ve kongre turizmi destinasyonu olarak geliştirilmesi yönünde adımlar atmak.

“Ne yenir?” sorunuza gelecek olursak, en lezzetli meyve ve sebzelerin organik olarak yetiştirilmesine imkan sağlayan iklime sahip olması Azerbaycan mutfağının birçok nefis tatlarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Azerbaycan'ın her bölgesi en az bir ürünle ünlüdür. Mesela, en lezzetli narı Göyçay’da, en iyi patatesleri Gedebey’de veya en iyi fındığı Zakatala’da bulabilirsiniz. Bu da hem vejeteryan hem de vejeteryan olmayan insanlar için çok çeşitli lezzetli yemekler sunulmasını sağlar. Sırası gelmişken artık turistler, Azerbaycan mutfağının temel turizm ürünlerinden biri olarak sunulduğu, kırsal alanlardaki değer zincirini geliştirmek ve bu alanlarda yerel gastronomi ve ekonomik yenilenmenin önemini vurgulamak için katıldığımız ve Avrupa Birliyi ile ortaklaşa başlatılan proje dahilinde ‘Slow Food Travel’ konseptinde çiftçilik ve yemek pişirme konusunda ilk elden deneyim kazanma şansına sahip olacaklar.

Ace of Mice fuarından beklentileriniz nelerdir?Önceki yıllarda katılım gerçekleştirdiniz mi?

ACE of MICE fuarı fiziksel olarak katıldığımız ilk uluslararası etkinliklerden biri. Birçok partnerle yeniden bağlantı kurmak, turizm ve iş etkinlikleri endüstrilerinin geleceğini tartışacak olmamız bizim içik çok değerli bir fırsat. İlk defa katılacağımız bu fuardan esas beklentimiz, mevcut ilişkileri güçlendirip yenilerini kurmak, Azerbaycan ile Türkiye arasında gittikçe güçlenen stratejik işbirliğinin daha da ileriye taşınmasına aracı olmaktır.

Daha önce belirttiğim turizm deneyimlerinin yanı sıra bildiğiniz gibi Azerbaycan artık yıllardır uluslararası etkinliklere başarıyla ev sahipliyi yapıyor. Uluslararası Caz Festivali, Eurovision, Avrupa Oyunları, Dünya Satranç Olimpiyatı, Formula 1 Azerbaycan Qran Prisi, 2020 UEFA Avrupa Futbol Şampiyonası dahil olmak üzere birçok spor ve kültürel etkinlikler sayesinde sesini duyurmuş Azerbaycan artık kongre turizmi için de başarılı destinasyonlar sırasında ilerliyor. Birinci sınıf konferans ve kongre merkezlerine sahip Bakü 2023 yılında 6000'den fazla delegenin katılması beklenen Uluslararası Astronomi Kongresi'ne de ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.

Azerbaycan’ın turizm ve MICE destinasyonu olarak sahip olduğu potansieli göz önünde bulundurarak fuar için diğer bir planımız tabii ki bu potansieli Türkiye’de de tanıtmak ve olası işbirliklerini tartışmaktan ibaret.

Azerbaycanda ki fuarları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Pandemiden önce 2019 yılında şahit olduğumuz rakamlar  fuarcılık sektörünün, oluşturduğu doğrudan ve dolaylı ticari potansiyelle tüm dünyada büyümekte olduğunu gösteriyordu. Küresel Fuar Endüstrisi Birliği (UFI)’nin açıkladığı rakamlara göre tüm dünyada düzenlenen fuarların yıllık ekonomik büyüklüğü milyar dolarları buluyordu. Dünya fuarcılık endüstrisinin doğrudan ve dolaylı olarak milyonlarla kişiye istihdam sağlamasını ve sağlam iş ilişkileri kurulmasına yaptığı katkıyı önemsiyoruz.

Tüm bunları göz önünde bulundurarak Azerbaycan’ın mevcut altyapısı, fuar mekanları ve pandeminin getirdiği koşullar altında en üst düzeyde fuar ve diğer etkinlikleri düzenlemek için profesyonel organizatörler tarafından sunulan hizmetlerin olması bizi memnun ediyor.

Buna güzel bir örnek olarak Haziran ayında Azerbaycan Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu Operasyonel Merkezi ve Küresel Sergi Endüstrisi Birliği (UFI)  tarafından belirlenen sağlık ve güvenlik önlemleri çerçevesinde Bakü Ekspo Merkezi’nde gerçekleştirilen “Caspian Agro” ve “Interfood Azerbaycan 2021” fuarlarını göstere biliriz.

Türkiye fuarlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Yakından takip ederek öyrendiğimiz bilgiler esasında Tükiye 1930’lu yıllardan beri uluslarası fuarlar organize etmekte ve 1990’lı yıllardan itibaren ise artan sayıda düzenlenen fuarlar ve profesyönel organizatörler ile bu sektörde sağlam bir büyüme kaydetmiştir.

Tüm bu yıllar boyunca kaydedilen ilerlemeye bakıldığında, Türkiye'nin bu sahnede en önemli oyunculardan biri olduğunu ve ACE of MICE gibi fuarlar aracılığıyla turizm ve etkinlik sektörü yanı sıra diğer sektörlere de önemli katkılar sağladığını söyleyebiliriz.

Pandemi sonrası turizm sektörünü nasıl olacak?

İlerleyen zamanlarda bölgesel ve uluslarası işbirliğinin önemi her zamankinden daha fazla önem taşıyor. Hedef pazarlarımız arasında yer alan, Azerbaycanın ortak tarihi ve kültürel mirasa sahip olduğu kardeş Türkiye ile işbirliği imkanlarının değerlendirilmesi için ACE of MICE fuarının mükemmel bir ortam sağlayacağına inanıyorum. Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) ile Azerbaycan Seyahat Acenteleri Birliği (ATAA) arasında iki ülke arasındaki turizmin geliştirilmesi ve ortak turizm platformu oluşturulması için imzalanan işbirliği protokolü çerçevesinde iki ülkenin turizm paydaşlarının bir araya getirilmesi, birleşik seyahat rotalarının oluşturulması ve daha birçok projeler bizi bekliyor.

Yeni dönemde bölgesel ve uluslararası işbirliğinin yanı sıra sürdürülebilir ve sorumlu seyahat için alınan önlemler her zamankinden daha önemli olacak. Önce de vurguladığım üzere Azerbaycan Turizm Ofisi olarak mevcut imkanları kullaranarak çevre dostu ürünler geliştirmeye devam etmekle beraber gezginleri Karabağ bölgesinin turizm potensialini keşf etmeye teşvik etmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Muhteşem manzaraya sahip Şuşa da dahil olmak üzere Karabağın her bir karışı doğal kaynakları ile insanları hayret içinde bırakıyor. Bu bölgenin turizm potansielinin kapsamlı şekilde araştırılması ve altyapının kurulması ile ilgili işlerimiz artık başlamış bulunmakta.

Sonunda, sanitasyon ve hijyen standartlarının uygulandığı, aşıların kullanıma sunulduğu, birleşik seyahat protokollerinin ve sınırların kademeli olarak açıldığı yeni bir aşamaya girdik. Turizm sektöründe yavaş yavaş iyileşme göreceğimiz kesin. İnsanlar yeniden seyahat ve keşfetmeye devam edecekler. Sınırların yavaş-yavaş açılmasıyla beraber tünelin sonunda işık görüyoruz.